翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語 - 未解答

入門単語帳

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
この洗濯機は新しいです。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Bu çamaşır makinesi yeni.
Bu çamaşır makinesi yeni. 正解した
Bu çamaşır makinesi yeni. 間違えた
覚える
Bu çamaşır makinesi yeni.
Bu çamaşır makinesi yeni.
+EXP
解答数：
Bu çamaşır makinesi yeni.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
この洗濯機は新しいです。
正解
Bu çamaşır makinesi yeni.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
çamaşır makinesi
名詞
洗濯機
英語の意味
washing machine
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Bu çamaşır makinesi yeni.
Google翻訳 / DeepL翻訳
この洗濯機は新しいです。
This washing machine is new.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
この半島はとてもきれいです。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Bu yarımada çok güzel.
Bu yarımada çok güzel. 正解した
Bu yarımada çok güzel. 間違えた
覚える
Bu yarımada çok güzel.
Bu yarımada çok güzel.
+EXP
解答数：
Bu yarımada çok güzel.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
この半島はとてもきれいです。
正解
Bu yarımada çok güzel.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
yarımada
名詞
半島
英語の意味
peninsula
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Bu yarımada çok güzel.
Google翻訳 / DeepL翻訳
この半島はとてもきれいです。
This peninsula is very beautiful.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
yarımadayı
（ accusative definite ）
yarımadalar
（ plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-v
（ inflection-template ）
yarımada
（ nominative singular ）
yarımadalar
（ nominative plural ）
yarımadayı
（ accusative definite singular ）
yarımadaları
（ accusative definite plural ）
yarımadaya
（ dative singular ）
yarımadalara
（ dative plural ）
yarımadada
（ locative singular ）
yarımadalarda
（ locative plural ）
yarımadadan
（ ablative singular ）
yarımadalardan
（ ablative plural ）
yarımadanın
（ genitive singular ）
yarımadaların
（ genitive plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-v
（ inflection-template ）
yarımadam
（ first-person nominative singular ）
yarımadalarım
（ first-person nominative singular ）
yarımadan
（ nominative second-person singular ）
yarımadaların
（ nominative second-person singular ）
yarımadası
（ nominative singular third-person ）
yarımadaları
（ nominative singular third-person ）
yarımadamız
（ first-person nominative plural ）
yarımadalarımız
（ first-person nominative plural ）
yarımadanız
（ nominative plural second-person ）
yarımadalarınız
（ nominative plural second-person ）
yarımadaları
（ nominative plural third-person ）
yarımadamı
（ accusative definite first-person singular ）
yarımadalarımı
（ accusative definite first-person singular ）
yarımadanı
（ accusative definite second-person singular ）
yarımadalarını
（ accusative definite second-person singular ）
yarımadasını
（ accusative definite singular third-person ）
yarımadalarını
（ accusative definite singular third-person ）
yarımadamızı
（ accusative definite first-person plural ）
yarımadalarımızı
（ accusative definite first-person plural ）
yarımadanızı
（ accusative definite plural second-person ）
yarımadalarınızı
（ accusative definite plural second-person ）
yarımadalarını
（ accusative definite plural third-person ）
yarımadama
（ dative first-person singular ）
yarımadalarıma
（ dative first-person singular ）
yarımadana
（ dative second-person singular ）
yarımadalarına
（ dative second-person singular ）
yarımadasına
（ dative singular third-person ）
yarımadalarına
（ dative singular third-person ）
yarımadamıza
（ dative first-person plural ）
yarımadalarımıza
（ dative first-person plural ）
yarımadanıza
（ dative plural second-person ）
yarımadalarınıza
（ dative plural second-person ）
yarımadalarına
（ dative plural third-person ）
yarımadamda
（ first-person locative singular ）
yarımadalarımda
（ first-person locative singular ）
yarımadanda
（ locative second-person singular ）
yarımadalarında
（ locative second-person singular ）
yarımadasında
（ locative singular third-person ）
yarımadalarında
（ locative singular third-person ）
yarımadamızda
（ first-person locative plural ）
yarımadalarımızda
（ first-person locative plural ）
yarımadanızda
（ locative plural second-person ）
yarımadalarınızda
（ locative plural second-person ）
yarımadalarında
（ locative plural third-person ）
yarımadamdan
（ ablative first-person singular ）
yarımadalarımdan
（ ablative first-person singular ）
yarımadandan
（ ablative second-person singular ）
yarımadalarından
（ ablative second-person singular ）
yarımadasından
（ ablative singular third-person ）
yarımadalarından
（ ablative singular third-person ）
yarımadamızdan
（ ablative first-person plural ）
yarımadalarımızdan
（ ablative first-person plural ）
yarımadanızdan
（ ablative plural second-person ）
yarımadalarınızdan
（ ablative plural second-person ）
yarımadalarından
（ ablative plural third-person ）
yarımadamın
（ first-person genitive singular ）
yarımadalarımın
（ first-person genitive singular ）
yarımadanın
（ genitive second-person singular ）
yarımadalarının
（ genitive second-person singular ）
yarımadasının
（ genitive singular third-person ）
yarımadalarının
（ genitive singular third-person ）
yarımadamızın
（ first-person genitive plural ）
yarımadalarımızın
（ first-person genitive plural ）
yarımadanızın
（ genitive plural second-person ）
yarımadalarınızın
（ genitive plural second-person ）
yarımadalarının
（ genitive plural third-person ）
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
先に宿題をして、あとでテレビを見ます。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim.
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim. 正解した
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim. 間違えた
覚える
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim.
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim.
+EXP
解答数：
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
先に宿題をして、あとでテレビを見ます。
正解
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
sonra
後置詞
あと
英語の意味
after
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Önce ödevimi yapacağım, sonra televizyon izleyeceğim.
Google翻訳 / DeepL翻訳
先に宿題をして、あとでテレビを見ます。
I'll do my homework first, then watch TV.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
この年間のカレンダーは青いです。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Bu yıllık takvim mavi.
Bu yıllık takvim mavi. 正解した
Bu yıllık takvim mavi. 間違えた
覚える
Bu yıllık takvim mavi.
Bu yıllık takvim mavi.
+EXP
解答数：
Bu yıllık takvim mavi.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
この年間のカレンダーは青いです。
正解
Bu yıllık takvim mavi.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
yıllık
形容詞
年間の / 年次の / 毎年の / 年刊の
英語の意味
yearly
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Bu yıllık takvim mavi.
Google翻訳 / DeepL翻訳
この年間のカレンダーは青いです。
This annual calendar is blue.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
おめでとうございます！新しい仕事が決まってとてもうれしいです。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim.
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim. 正解した
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim. 間違えた
覚える
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim.
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim.
+EXP
解答数：
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
おめでとうございます！新しい仕事が決まってとてもうれしいです。
正解
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
tebrikler
間投詞
おめでとうございます
英語の意味
congratulations
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
tebrikler! Yeni işin için çok sevindim.
Google翻訳 / DeepL翻訳
おめでとうございます！新しい仕事が決まってとてもうれしいです。
Congratulations! I'm very happy about your new job.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
日曜日は家で休みます。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
pazar evde dinleniyorum.
pazar evde dinleniyorum. 正解した
pazar evde dinleniyorum. 間違えた
覚える
pazar evde dinleniyorum.
pazar evde dinleniyorum.
+EXP
解答数：
pazar evde dinleniyorum.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
日曜日は家で休みます。
正解
pazar evde dinleniyorum.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
pazar
/pɑˈzɑɾ/
名詞
日曜日
英語の意味
sunday
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
pazar evde dinleniyorum.
Google翻訳 / DeepL翻訳
日曜日は家で休みます。
On Sunday I rest at home.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
pazarı
（ accusative definite ）
pazarlar
（ plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-c
（ inflection-template ）
pazar
（ nominative singular ）
pazarlar
（ nominative plural ）
pazarı
（ accusative definite singular ）
pazarları
（ accusative definite plural ）
pazara
（ dative singular ）
pazarlara
（ dative plural ）
pazarda
（ locative singular ）
pazarlarda
（ locative plural ）
pazardan
（ ablative singular ）
pazarlardan
（ ablative plural ）
pazarın
（ genitive singular ）
pazarların
（ genitive plural ）
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
ムフティの事務所は今日閉まっています。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Müftülük bugün kapalı.
Müftülük bugün kapalı. 正解した
Müftülük bugün kapalı. 間違えた
覚える
Müftülük bugün kapalı.
Müftülük bugün kapalı.
+EXP
解答数：
Müftülük bugün kapalı.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
ムフティの事務所は今日閉まっています。
正解
Müftülük bugün kapalı.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
müftülük
名詞
ムフティの事務所
英語の意味
mufti office
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Müftülük bugün kapalı.
Google翻訳 / DeepL翻訳
ムフティの事務所は今日閉まっています。
The mufti's office is closed today.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
私は外に出たいです。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Dışarı çıkmak istiyorum.
Dışarı çıkmak istiyorum. 正解した
Dışarı çıkmak istiyorum. 間違えた
覚える
Dışarı çıkmak istiyorum.
Dışarı çıkmak istiyorum.
+EXP
解答数：
Dışarı çıkmak istiyorum.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
私は外に出たいです。
正解
Dışarı çıkmak istiyorum.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
çıkmak
/t͡ʃɯkˈmɑk/
動詞
奪格支配 イベント用 与格支配 後置詞 ile
出る / 出て行く / 外出する / 退室する
英語の意味
to exit/leave
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Dışarı çıkmak istiyorum.
Google翻訳 / DeepL翻訳
私は外に出たいです。
I want to go out.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
çıkar
（ present singular third-person ）
（ table-tags ）
tr-conj
（ inflection-template ）
çıkmak
（ infinitive ）
çıkan
（ imperfective impersonal participle ）
çıkmış
（ impersonal participle perfective ）
çıkacak
（ impersonal participle prospective ）
çıktığım
（ non-prospective participle personal ）
çıktığın
（ non-prospective participle personal ）
çıktığı
（ non-prospective participle personal ）
çıktığımız
（ non-prospective participle personal ）
çıktığınız
（ non-prospective participle personal ）
çıktıkları
（ non-prospective participle personal ）
çıkacağım
（ participle personal prospective ）
çıkacağın
（ participle personal prospective ）
çıkacağı
（ participle personal prospective ）
çıkacağımız
（ participle personal prospective ）
çıkacağınız
（ participle personal prospective ）
çıkacakları
（ participle personal prospective ）
çıkma
（ noun-from-verb ）
çıkış
（ adverbial ）
çıkarım
（ aorist first-person indicative present singular ）
çıkarsın
（ aorist indicative present second-person singular ）
çıkar
（ aorist indicative present singular third-person ）
çıkarız
（ aorist first-person indicative plural present ）
çıkarsınız
（ aorist indicative plural present second-person ）
çıkarlar
（ aorist indicative plural present third-person ）
çıkıyorum
（ first-person imperfective indicative present singular ）
çıkıyorsun
（ imperfective indicative present second-person singular ）
çıkıyor
（ imperfective indicative present singular third-person ）
çıkıyoruz
（ first-person imperfective indicative plural present ）
çıkıyorsunuz
（ imperfective indicative plural present second-person ）
çıkıyorlar
（ imperfective indicative plural present third-person ）
çıktım
（ first-person indicative past perfective singular ）
çıktın
（ indicative past perfective second-person singular ）
çıktı
（ indicative past perfective singular third-person ）
çıktık
（ first-person indicative past perfective plural ）
çıktınız
（ indicative past perfective plural second-person ）
çıktılar
（ indicative past perfective plural third-person ）
çıkıyordum
（ first-person imperfective indicative past singular ）
çıkıyordun
（ imperfective indicative past second-person singular ）
çıkıyordu
（ imperfective indicative past singular third-person ）
çıkıyorduk
（ first-person imperfective indicative past plural ）
çıkıyordunuz
（ imperfective indicative past plural second-person ）
çıkıyorlardı
（ imperfective indicative past plural third-person ）
or çıkıyordular
（ imperfective indicative past plural third-person ）
çıkacağım
（ first-person future indicative singular ）
çıkacaksın
（ future indicative second-person singular ）
çıkacak
（ future indicative singular third-person ）
çıkacağız
（ first-person future indicative plural ）
çıkacaksınız
（ future indicative plural second-person ）
çıkacaklar
（ future indicative plural third-person ）
çıkmışım
（ first-person inferential perfective singular ）
çıkmışsın
（ inferential perfective second-person singular ）
çıkmış
（ inferential perfective singular third-person ）
çıkmışız
（ first-person inferential perfective plural ）
çıkmışsınız
（ inferential perfective plural second-person ）
çıkmışlar
（ inferential perfective plural third-person ）
çıkarmışım
（ aorist first-person inferential singular ）
çıkarmışsın
（ aorist inferential second-person singular ）
çıkarmış
（ aorist inferential singular third-person ）
çıkarmışız
（ aorist first-person inferential plural ）
çıkarmışsınız
（ aorist inferential plural second-person ）
çıkarlarmış (or çıkarmışlar)
（ aorist inferential plural third-person ）
çıkıyormuşum
（ first-person imperfective inferential singular ）
çıkıyormuşsun
（ imperfective inferential second-person singular ）
çıkıyormuş
（ imperfective inferential singular third-person ）
çıkıyormuşuz
（ first-person imperfective inferential plural ）
çıkıyormuşsunuz
（ imperfective inferential plural second-person ）
çıkıyorlarmış
（ imperfective inferential plural third-person ）
çıksam
（ conditional first-person singular ）
çıksan
（ conditional second-person singular ）
çıksa
（ conditional singular third-person ）
çıksak
（ conditional first-person plural ）
çıksanız
（ conditional plural second-person ）
çıksalar
（ conditional plural third-person ）
çıksaydım
（ conditional first-person perfective singular ）
çıksaydın
（ conditional perfective second-person singular ）
çıksaydı
（ conditional perfective singular third-person ）
çıksaydık
（ conditional first-person perfective plural ）
çıksaydınız
（ conditional perfective plural second-person ）
çıksaydılar
（ conditional perfective plural third-person ）
çıkayım
（ first-person optative singular ）
çıkasın
（ optative second-person singular ）
çıka
（ optative singular third-person ）
çıkalım
（ first-person optative plural ）
çıkasınız
（ optative plural second-person ）
çıkalar
（ optative plural third-person ）
çıkmaktayım
（ first-person progressive singular ）
çıkmaktasın
（ progressive second-person singular ）
çıkmakta
（ progressive singular third-person ）
çıkmaktayız
（ first-person plural progressive ）
çıkmaktasınız
（ plural progressive second-person ）
çıkmaktalar
（ plural progressive third-person ）
çıkmalıyım
（ first-person necessitative singular ）
çıkmalısın
（ necessitative second-person singular ）
çıkmalı
（ necessitative singular third-person ）
çıkmalıyız
（ first-person necessitative plural ）
çıkmalısınız
（ necessitative plural second-person ）
çıkmalılar
（ necessitative plural third-person ）
çık
（ imperative second-person singular ）
çıksın
（ imperative singular third-person ）
çıkın
（ imperative plural second-person ）
çıksınlar
（ imperative plural third-person ）
çıkar mıyım?
（ aorist first-person indicative present singular ）
çıkar mısın?
（ aorist indicative present second-person singular ）
çıkar mı?
（ aorist indicative present singular third-person ）
çıkar mıyız?
（ aorist first-person indicative plural present ）
çıkar mısınız?
（ aorist indicative plural present second-person ）
çıkarlar mı?
（ aorist indicative plural present third-person ）
çıkıyor muyum?
（ first-person imperfective indicative present singular ）
çıkıyor musun?
（ imperfective indicative present second-person singular ）
çıkıyor mu?
（ imperfective indicative present singular third-person ）
çıkıyor muyuz?
（ first-person imperfective indicative plural present ）
çıkıyor musunuz?
（ imperfective indicative plural present second-person ）
çıkıyorlar mı?
（ imperfective indicative plural present third-person ）
çıktım mı?
（ first-person indicative past perfective singular ）
çıktın mı?
（ indicative past perfective second-person singular ）
çıktı mı?
（ indicative past perfective singular third-person ）
çıktık mı?
（ first-person indicative past perfective plural ）
çıktınız mı?
（ indicative past perfective plural second-person ）
çıktılar mı?
（ indicative past perfective plural third-person ）
çıkıyor muydum?
（ first-person imperfective indicative past singular ）
çıkıyor muydun?
（ imperfective indicative past second-person singular ）
çıkıyor muydu?
（ imperfective indicative past singular third-person ）
çıkıyor muyduk?
（ first-person imperfective indicative past plural ）
çıkıyor muydunuz?
（ imperfective indicative past plural second-person ）
çıkıyorlar mıydı?
（ imperfective indicative past plural third-person ）
çıkacak mıyım?
（ first-person future indicative singular ）
çıkacak mısın?
（ future indicative second-person singular ）
çıkacak mı?
（ future indicative singular third-person ）
çıkacak mıyız?
（ first-person future indicative plural ）
çıkacak mısınız?
（ future indicative plural second-person ）
çıkacaklar mı?
（ future indicative plural third-person ）
çıkmış mıyım?
（ first-person inferential perfective singular ）
çıkmış mısın?
（ inferential perfective second-person singular ）
çıkmış mı?
（ inferential perfective singular third-person ）
çıkmış mıyız?
（ first-person inferential perfective plural ）
çıkmış mısınız?
（ inferential perfective plural second-person ）
çıkmışlar mı?
（ inferential perfective plural third-person ）
çıkar mıymışım?
（ aorist first-person inferential singular ）
çıkar mıymışsın?
（ aorist inferential second-person singular ）
çıkar mıymış?
（ aorist inferential singular third-person ）
çıkar mıymışız?
（ aorist first-person inferential plural ）
çıkar mıymışsınız?
（ aorist inferential plural second-person ）
çıkarlar mıymış?
（ aorist inferential plural third-person ）
çıkıyor muymuşum?
（ first-person imperfective inferential singular ）
çıkıyor muymuşsun?
（ imperfective inferential second-person singular ）
çıkıyor muymuş?
（ imperfective inferential singular third-person ）
çıkıyor muymuşuz?
（ first-person imperfective inferential plural ）
çıkıyor muymuşsunuz?
（ imperfective inferential plural second-person ）
çıkıyorlar mıymış?
（ imperfective inferential plural third-person ）
çıksam mı?
（ conditional first-person singular ）
çıksan mı?
（ conditional second-person singular ）
çıksa mı?
（ conditional singular third-person ）
çıksak mı?
（ conditional first-person plural ）
çıksanız mı?
（ conditional plural second-person ）
çıksalar mı?
（ conditional plural third-person ）
çıksa mıydım?
（ conditional first-person perfective singular ）
çıksa mıydın?
（ conditional perfective second-person singular ）
çıksa mıydı?
（ conditional perfective singular third-person ）
çıksa mıydık?
（ conditional first-person perfective plural ）
çıksa mıydınız?
（ conditional perfective plural second-person ）
çıksalar mıydı?
（ conditional perfective plural third-person ）
çıkmakta mıyım?
（ first-person progressive singular ）
çıkmakta mısın?
（ progressive second-person singular ）
çıkmakta mı?
（ progressive singular third-person ）
çıkmakta mıyız?
（ first-person plural progressive ）
çıkmakta mısınız?
（ plural progressive second-person ）
çıkmaktalar mı?
（ plural progressive third-person ）
çıkmalı mıyım?
（ first-person necessitative singular ）
çıkmalı mısın?
（ necessitative second-person singular ）
çıkmalı mı?
（ necessitative singular third-person ）
çıkmalı mıyız?
（ first-person necessitative plural ）
çıkmalı mısınız?
（ necessitative plural second-person ）
çıkmalılar mı?
（ necessitative plural third-person ）
çıkmamak
（ infinitive negative ）
çıkmayan
（ imperfective impersonal negative participle ）
çıkmamış
（ impersonal negative participle perfective ）
çıkmayacak
（ impersonal negative participle prospective ）
çıkmadığım
（ first-person negative non-prospective participle singular ）
çıkmadığın
（ negative non-prospective participle second-person singular ）
çıkmadığı
（ negative non-prospective participle singular third-person ）
çıkmadığımız
（ first-person negative non-prospective participle plural ）
çıkmadığınız
（ negative non-prospective participle plural second-person ）
çıkmadıkları
（ negative non-prospective participle plural third-person ）
çıkmayacağım
（ first-person negative participle prospective singular ）
çıkmayacağın
（ negative participle prospective second-person singular ）
çıkmayacağı
（ negative participle prospective singular third-person ）
çıkmayacağımız
（ first-person negative participle plural prospective ）
çıkmayacağınız
（ negative participle plural prospective second-person ）
çıkmayacakları
（ negative participle plural prospective third-person ）
çıkmama
（ negative noun-from-verb ）
çıkmayış
（ adverbial negative ）
çıkmam
（ aorist first-person indicative present singular ）
çıkmazsın
（ aorist indicative present second-person singular ）
çıkmaz
（ aorist indicative present singular third-person ）
çıkmayız
（ aorist first-person indicative plural present ）
çıkmazsınız
（ aorist indicative plural present second-person ）
çıkmazlar
（ aorist indicative plural present third-person ）
çıkmıyorum
（ first-person imperfective indicative present singular ）
çıkmıyorsun
（ imperfective indicative present second-person singular ）
çıkmıyor
（ imperfective indicative present singular third-person ）
çıkmıyoruz
（ first-person imperfective indicative plural present ）
çıkmıyorsunuz
（ imperfective indicative plural present second-person ）
çıkmıyorlar
（ imperfective indicative plural present third-person ）
çıkmadım
（ first-person indicative past perfective singular ）
çıkmadın
（ indicative past perfective second-person singular ）
çıkmadı
（ indicative past perfective singular third-person ）
çıkmadık
（ first-person indicative past perfective plural ）
çıkmadınız
（ indicative past perfective plural second-person ）
çıkmadılar
（ indicative past perfective plural third-person ）
çıkmıyordum
（ first-person imperfective indicative past singular ）
çıkmıyordun
（ imperfective indicative past second-person singular ）
çıkmıyordu
（ imperfective indicative past singular third-person ）
çıkmıyorduk
（ first-person imperfective indicative past plural ）
çıkmıyordunuz
（ imperfective indicative past plural second-person ）
çıkmıyorlardı
（ imperfective indicative past plural third-person ）
çıkmayacağım
（ first-person future indicative singular ）
çıkmayacaksın
（ future indicative second-person singular ）
çıkmayacak
（ future indicative singular third-person ）
çıkmayacağız
（ first-person future indicative plural ）
çıkmayacaksınız
（ future indicative plural second-person ）
çıkmayacaklar
（ future indicative plural third-person ）
çıkmamışım
（ first-person inferential perfective singular ）
çıkmamışsın
（ inferential perfective second-person singular ）
çıkmamış
（ inferential perfective singular third-person ）
çıkmamışız
（ first-person inferential perfective plural ）
çıkmamışsınız
（ inferential perfective plural second-person ）
çıkmamışlar
（ inferential perfective plural third-person ）
çıkmazmışım
（ aorist first-person inferential singular ）
çıkmazmışsın
（ aorist inferential second-person singular ）
çıkmazmış
（ aorist inferential singular third-person ）
çıkmazmışız
（ aorist first-person inferential plural ）
çıkmazmışsınız
（ aorist inferential plural second-person ）
çıkmazlarmış
（ aorist inferential plural third-person ）
çıkmıyormuşum
（ first-person imperfective inferential singular ）
çıkmıyormuşsun
（ imperfective inferential second-person singular ）
çıkmıyormuş
（ imperfective inferential singular third-person ）
çıkmıyormuşuz
（ first-person imperfective inferential plural ）
çıkmıyormuşsunuz
（ imperfective inferential plural second-person ）
çıkmıyorlarmış
（ imperfective inferential plural third-person ）
çıkmasam
（ conditional first-person singular ）
çıkmasan
（ conditional second-person singular ）
çıkmasa
（ conditional singular third-person ）
çıkmasak
（ conditional first-person plural ）
çıkmasanız
（ conditional plural second-person ）
çıkmasalar
（ conditional plural third-person ）
çıkmasaydım
（ conditional first-person perfective singular ）
çıkmasaydın
（ conditional perfective second-person singular ）
çıkmasaydı
（ conditional perfective singular third-person ）
çıkmasaydık
（ conditional first-person perfective plural ）
çıkmasaydınız
（ conditional perfective plural second-person ）
çıkmasaydılar
（ conditional perfective plural third-person ）
çıkmayayım
（ first-person optative singular ）
çıkmayasın
（ optative second-person singular ）
çıkmaya
（ optative singular third-person ）
çıkmayalım
（ first-person optative plural ）
çıkmayasınız
（ optative plural second-person ）
çıkmayalar
（ optative plural third-person ）
çıkmamaktayım
（ first-person progressive singular ）
çıkmamaktasın
（ progressive second-person singular ）
çıkmamakta
（ progressive singular third-person ）
çıkmamaktayız
（ first-person plural progressive ）
çıkmamaktasınız
（ plural progressive second-person ）
çıkmamaktalar
（ plural progressive third-person ）
çıkmamalıyım
（ first-person necessitative singular ）
çıkmamalısın
（ necessitative second-person singular ）
çıkmamalı
（ necessitative singular third-person ）
çıkmamalıyız
（ first-person necessitative plural ）
çıkmamalısınız
（ necessitative plural second-person ）
çıkmamalılar
（ necessitative plural third-person ）
çıkma
（ imperative second-person singular ）
çıkmasın
（ imperative singular third-person ）
çıkmayın
（ imperative plural second-person ）
çıkmasınlar
（ imperative plural third-person ）
çıkmaz mıyım?
（ aorist first-person indicative present singular ）
çıkmaz mısın?
（ aorist indicative present second-person singular ）
çıkmaz mı?
（ aorist indicative present singular third-person ）
çıkmaz mıyız?
（ aorist first-person indicative plural present ）
çıkmaz mısınız?
（ aorist indicative plural present second-person ）
çıkmazlar mı?
（ aorist indicative plural present third-person ）
çıkmıyor muyum?
（ first-person imperfective indicative present singular ）
çıkmıyor musun?
（ imperfective indicative present second-person singular ）
çıkmıyor mu?
（ imperfective indicative present singular third-person ）
çıkmıyor muyuz?
（ first-person imperfective indicative plural present ）
çıkmıyor musunuz?
（ imperfective indicative plural present second-person ）
çıkmıyorlar mı?
（ imperfective indicative plural present third-person ）
çıkmadım mı?
（ first-person indicative past perfective singular ）
çıkmadın mı?
（ indicative past perfective second-person singular ）
çıkmadı mı?
（ indicative past perfective singular third-person ）
çıkmadık mı?
（ first-person indicative past perfective plural ）
çıkmadınız mı?
（ indicative past perfective plural second-person ）
çıkmadılar mı?
（ indicative past perfective plural third-person ）
çıkmıyor muydum?
（ first-person imperfective indicative past singular ）
çıkmıyor muydun?
（ imperfective indicative past second-person singular ）
çıkmıyor muydu?
（ imperfective indicative past singular third-person ）
çıkmıyor muyduk?
（ first-person imperfective indicative past plural ）
çıkmıyor muydunuz?
（ imperfective indicative past plural second-person ）
çıkmıyorlar mıydı?
（ imperfective indicative past plural third-person ）
çıkmayacak mıyım?
（ first-person future indicative singular ）
çıkmayacak mısın?
（ future indicative second-person singular ）
çıkmayacak mı?
（ future indicative singular third-person ）
çıkmayacak mıyız?
（ first-person future indicative plural ）
çıkmayacak mısınız?
（ future indicative plural second-person ）
çıkmayacaklar mı?
（ future indicative plural third-person ）
çıkmamış mıyım?
（ first-person inferential perfective singular ）
çıkmamış mısın?
（ inferential perfective second-person singular ）
çıkmamış mı?
（ inferential perfective singular third-person ）
çıkmamış mıyız?
（ first-person inferential perfective plural ）
çıkmamış mısınız?
（ inferential perfective plural second-person ）
çıkmamışlar mı?
（ inferential perfective plural third-person ）
çıkmaz mıymışım?
（ aorist first-person inferential singular ）
çıkmaz mıymışsın?
（ aorist inferential second-person singular ）
çıkmaz mıymış?
（ aorist inferential singular third-person ）
çıkmaz mıymışız?
（ aorist first-person inferential plural ）
çıkmaz mıymışsınız?
（ aorist inferential plural second-person ）
çıkmazlar mıymış?
（ aorist inferential plural third-person ）
çıkmıyor muymuşum?
（ first-person imperfective inferential singular ）
çıkmıyor muymuşsun?
（ imperfective inferential second-person singular ）
çıkmıyor muymuş?
（ imperfective inferential singular third-person ）
çıkmıyor muymuşuz?
（ first-person imperfective inferential plural ）
çıkmıyor muymuşsunuz?
（ imperfective inferential plural second-person ）
çıkmıyorlar mıymış?
（ imperfective inferential plural third-person ）
çıkmasam mı?
（ conditional first-person singular ）
çıkmasan mı?
（ conditional second-person singular ）
çıkmasa mı?
（ conditional singular third-person ）
çıkmasak mı?
（ conditional first-person plural ）
çıkmasanız mı?
（ conditional plural second-person ）
çıkmasalar mı?
（ conditional plural third-person ）
çıkmasa mıydım?
（ conditional first-person perfective singular ）
çıkmasa mıydın?
（ conditional perfective second-person singular ）
çıkmasa mıydı?
（ conditional perfective singular third-person ）
çıkmasa mıydık?
（ conditional first-person perfective plural ）
çıkmasa mıydınız?
（ conditional perfective plural second-person ）
çıkmasalar mıydı?
（ conditional perfective plural third-person ）
çıkmamakta mıyım?
（ first-person progressive singular ）
çıkmamakta mısın?
（ progressive second-person singular ）
çıkmamakta mı?
（ progressive singular third-person ）
çıkmamakta mıyız?
（ first-person plural progressive ）
çıkmamakta mısınız?
（ plural progressive second-person ）
çıkmamaktalar mı?
（ plural progressive third-person ）
çıkmamalı mıyım?
（ first-person necessitative singular ）
çıkmamalı mısın?
（ necessitative second-person singular ）
çıkmamalı mı?
（ necessitative singular third-person ）
çıkmamalı mıyız?
（ first-person necessitative plural ）
çıkmamalı mısınız?
（ necessitative plural second-person ）
çıkmamalılar mı?
（ necessitative plural third-person ）
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
私はじゃがいもを食べています。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Ben patates yiyorum.
Ben patates yiyorum. 正解した
Ben patates yiyorum. 間違えた
覚える
Ben patates yiyorum.
Ben patates yiyorum.
+EXP
解答数：
Ben patates yiyorum.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
私はじゃがいもを食べています。
正解
Ben patates yiyorum.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
patates
/paˈta.tes/
名詞
じゃがいも
英語の意味
potato
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Ben patates yiyorum.
Google翻訳 / DeepL翻訳
私はじゃがいもを食べています。
I am eating a potato.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
patatesi
（ accusative definite ）
patatesler
（ plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-c
（ inflection-template ）
patates
（ nominative singular ）
patatesler
（ nominative plural ）
patatesi
（ accusative definite singular ）
patatesleri
（ accusative definite plural ）
patatese
（ dative singular ）
patateslere
（ dative plural ）
patateste
（ locative singular ）
patateslerde
（ locative plural ）
patatesten
（ ablative singular ）
patateslerden
（ ablative plural ）
patatesin
（ genitive singular ）
patateslerin
（ genitive plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-c
（ inflection-template ）
patatesim
（ first-person nominative singular ）
patateslerim
（ first-person nominative singular ）
patatesin
（ nominative second-person singular ）
patateslerin
（ nominative second-person singular ）
patatesi
（ nominative singular third-person ）
patatesleri
（ nominative singular third-person ）
patatesimiz
（ first-person nominative plural ）
patateslerimiz
（ first-person nominative plural ）
patatesiniz
（ nominative plural second-person ）
patatesleriniz
（ nominative plural second-person ）
patatesleri
（ nominative plural third-person ）
patatesimi
（ accusative definite first-person singular ）
patateslerimi
（ accusative definite first-person singular ）
patatesini
（ accusative definite second-person singular ）
patateslerini
（ accusative definite second-person singular ）
patatesini
（ accusative definite singular third-person ）
patateslerini
（ accusative definite singular third-person ）
patatesimizi
（ accusative definite first-person plural ）
patateslerimizi
（ accusative definite first-person plural ）
patatesinizi
（ accusative definite plural second-person ）
patateslerinizi
（ accusative definite plural second-person ）
patateslerini
（ accusative definite plural third-person ）
patatesime
（ dative first-person singular ）
patateslerime
（ dative first-person singular ）
patatesine
（ dative second-person singular ）
patateslerine
（ dative second-person singular ）
patatesine
（ dative singular third-person ）
patateslerine
（ dative singular third-person ）
patatesimize
（ dative first-person plural ）
patateslerimize
（ dative first-person plural ）
patatesinize
（ dative plural second-person ）
patateslerinize
（ dative plural second-person ）
patateslerine
（ dative plural third-person ）
patatesimde
（ first-person locative singular ）
patateslerimde
（ first-person locative singular ）
patatesinde
（ locative second-person singular ）
patateslerinde
（ locative second-person singular ）
patatesinde
（ locative singular third-person ）
patateslerinde
（ locative singular third-person ）
patatesimizde
（ first-person locative plural ）
patateslerimizde
（ first-person locative plural ）
patatesinizde
（ locative plural second-person ）
patateslerinizde
（ locative plural second-person ）
patateslerinde
（ locative plural third-person ）
patatesimden
（ ablative first-person singular ）
patateslerimden
（ ablative first-person singular ）
patatesinden
（ ablative second-person singular ）
patateslerinden
（ ablative second-person singular ）
patatesinden
（ ablative singular third-person ）
patateslerinden
（ ablative singular third-person ）
patatesimizden
（ ablative first-person plural ）
patateslerimizden
（ ablative first-person plural ）
patatesinizden
（ ablative plural second-person ）
patateslerinizden
（ ablative plural second-person ）
patateslerinden
（ ablative plural third-person ）
patatesimin
（ first-person genitive singular ）
patateslerimin
（ first-person genitive singular ）
patatesinin
（ genitive second-person singular ）
patateslerinin
（ genitive second-person singular ）
patatesinin
（ genitive singular third-person ）
patateslerinin
（ genitive singular third-person ）
patatesimizin
（ first-person genitive plural ）
patateslerimizin
（ first-person genitive plural ）
patatesinizin
（ genitive plural second-person ）
patateslerinizin
（ genitive plural second-person ）
patateslerinin
（ genitive plural third-person ）
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語
私は市場でキャベツを一つ買いました。
正解を見る
（タップまたはEnterキー）
Ben pazardan bir lahana aldım.
Ben pazardan bir lahana aldım. 正解した
Ben pazardan bir lahana aldım. 間違えた
覚える
Ben pazardan bir lahana aldım.
Ben pazardan bir lahana aldım.
+EXP
解答数：
Ben pazardan bir lahana aldım.
解答数：
解説を見る
解説
問題文
私は市場でキャベツを一つ買いました。
正解
Ben pazardan bir lahana aldım.
Loading...
詳細
Loading...
Loading...
Loading...
元となった辞書の項目
lahana
[la.ˈhɑ.nɑ]
名詞
キャベツ
英語の意味
cabbage
意味を覚える
単語を覚える
このボタンはなに？
Ben pazardan bir lahana aldım.
Google翻訳 / DeepL翻訳
私は市場でキャベツを一つ買いました。
I bought a cabbage at the market.
読めるようになる
話せるようになる
このボタンはなに？
詳細
lahanayı
（ accusative definite ）
lahanalar
（ plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-v
（ inflection-template ）
lahana
（ nominative singular ）
lahanalar
（ nominative plural ）
lahanayı
（ accusative definite singular ）
lahanaları
（ accusative definite plural ）
lahanaya
（ dative singular ）
lahanalara
（ dative plural ）
lahanada
（ locative singular ）
lahanalarda
（ locative plural ）
lahanadan
（ ablative singular ）
lahanalardan
（ ablative plural ）
lahananın
（ genitive singular ）
lahanaların
（ genitive plural ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-v
（ inflection-template ）
lahanam
（ first-person nominative singular ）
lahanalarım
（ first-person nominative singular ）
lahanan
（ nominative second-person singular ）
lahanaların
（ nominative second-person singular ）
lahanası
（ nominative singular third-person ）
lahanaları
（ nominative singular third-person ）
lahanamız
（ first-person nominative plural ）
lahanalarımız
（ first-person nominative plural ）
lahananız
（ nominative plural second-person ）
lahanalarınız
（ nominative plural second-person ）
lahanaları
（ nominative plural third-person ）
lahanamı
（ accusative definite first-person singular ）
lahanalarımı
（ accusative definite first-person singular ）
lahananı
（ accusative definite second-person singular ）
lahanalarını
（ accusative definite second-person singular ）
lahanasını
（ accusative definite singular third-person ）
lahanalarını
（ accusative definite singular third-person ）
lahanamızı
（ accusative definite first-person plural ）
lahanalarımızı
（ accusative definite first-person plural ）
lahananızı
（ accusative definite plural second-person ）
lahanalarınızı
（ accusative definite plural second-person ）
lahanalarını
（ accusative definite plural third-person ）
lahanama
（ dative first-person singular ）
lahanalarıma
（ dative first-person singular ）
lahanana
（ dative second-person singular ）
lahanalarına
（ dative second-person singular ）
lahanasına
（ dative singular third-person ）
lahanalarına
（ dative singular third-person ）
lahanamıza
（ dative first-person plural ）
lahanalarımıza
（ dative first-person plural ）
lahananıza
（ dative plural second-person ）
lahanalarınıza
（ dative plural second-person ）
lahanalarına
（ dative plural third-person ）
lahanamda
（ first-person locative singular ）
lahanalarımda
（ first-person locative singular ）
lahananda
（ locative second-person singular ）
lahanalarında
（ locative second-person singular ）
lahanasında
（ locative singular third-person ）
lahanalarında
（ locative singular third-person ）
lahanamızda
（ first-person locative plural ）
lahanalarımızda
（ first-person locative plural ）
lahananızda
（ locative plural second-person ）
lahanalarınızda
（ locative plural second-person ）
lahanalarında
（ locative plural third-person ）
lahanamdan
（ ablative first-person singular ）
lahanalarımdan
（ ablative first-person singular ）
lahanandan
（ ablative second-person singular ）
lahanalarından
（ ablative second-person singular ）
lahanasından
（ ablative singular third-person ）
lahanalarından
（ ablative singular third-person ）
lahanamızdan
（ ablative first-person plural ）
lahanalarımızdan
（ ablative first-person plural ）
lahananızdan
（ ablative plural second-person ）
lahanalarınızdan
（ ablative plural second-person ）
lahanalarından
（ ablative plural third-person ）
lahanamın
（ first-person genitive singular ）
lahanalarımın
（ first-person genitive singular ）
lahananın
（ genitive second-person singular ）
lahanalarının
（ genitive second-person singular ）
lahanasının
（ genitive singular third-person ）
lahanalarının
（ genitive singular third-person ）
lahanamızın
（ first-person genitive plural ）
lahanalarımızın
（ first-person genitive plural ）
lahananızın
（ genitive plural second-person ）
lahanalarınızın
（ genitive plural second-person ）
lahanalarının
（ genitive plural third-person ）
（ table-tags ）
tr-infl-noun-v
（ inflection-template ）
lahanayım
（ first-person singular ）
lahanalarım
（ first-person singular ）
lahanasın
（ second-person singular ）
lahanalarsın
（ second-person singular ）
lahana
（ singular third-person ）
lahanadır
（ singular third-person ）
lahanalar
（ singular third-person ）
lahanalardır
（ singular third-person ）
lahanayız
（ first-person plural ）
lahanalarız
（ first-person plural ）
lahanasınız
（ plural second-person ）
lahanalarsınız
（ plural second-person ）
lahanalar
（ plural third-person ）
lahanalardır
（ plural third-person ）
詳細
問題集：翻訳 - トルコ語例文 / 入門単語

loading!!

続きを表示する

再読み込み